İyi’nin ve İyiliğin Ölçüsüne Dair


Başkalarını düşünebilen, düşünürken kendisi için istediklerini onun için de isteyebilen, hiç tanımıyor olsa bile onun için faydalı bir eylem içerisinde olan kişi bir iyilik yapmanın tam da başlangıcındadır.  

Öyle bir başlangıç ki, enerjisinden ne kadar sarf etse de eksilmeyecek ve sarf ettikçe başkaları için de muteber bir örneklik nişanesi olacak, meyvesi hiç eksik olmayan bereketli bir fidandır iyilik… Niyet ettiği ve gayreti içerisinde olduğu şey ile özlemle ulaşmak istediği yerin giriş kapısında, ölçüsü dünyalık olanlardan çok ama çok fazla, kurulu bir terazinin ağır basan tarafında kişiyi şartsız buyur edecek nice başka kapılar da beklemektedir.

“İyi olan kazanır” diye bilinen ve iyinin zorluklara rağmen seçilmiş bir yol olduğunu vurgulayan kabul görmüş bir söz var. Bilhassa iyilerin tercih edildiği, kriterler arasında yerini daima ilk sırada muhafaza eden; zıttı olan kötünün karşısında kimi zaman yenik düşmüş görünse de mütemadiyen galip gelecek olan ve bilhassa içerisinde onu yaşatanın emsalleriyle ortaya çıkarken daha hususi bir yeri olan iyilik kavramının içerisinde cereyan edecek ne edecekse. Paylaştıkça çoğalan nice güzelliğin ismi de yine iyilikler ile anılmaz mı zaten…  

Her şeyin tartıldığı, ölçümlere tabi tutulduğu ve ölçüleri hesap edilemeyenlerin de araştırıldığı bir zamanda iyilik; bulunulduğunda yine de aramaya devam edilen, öngörüsü hiç kaybolmayacak bir ab-ı hayat suyu gibi bitimsiz ve ömürleri aşan yolculuk azığı… İyi’nin özünü anlayabilmek için iyilik yapanların eleğine bakmalı. Çünkü o eleğin hem üzerinde hem de altında; emekten, güzellikten ve karşılık beklemeden yapılan örneklerden çokça bulabilir insan. Bununla birlikte insanın insanlara, hayvanlar alemine, tabiata, eşyaya ve cansız diye düşündüğümüz bir çok nesneye de iyilikle yaklaşılabileceğini bilmek ve öyle yaşamak… İyilik için niyet ne kadar önemli ise onu eyleme dönüştürebilmek adına bir şey yapabilme isteğidir en önemlisi. Her iyi şey, insan için tamam olmuş değildir zira. Düşünün ki tebessüm etmek de bir iyilik/sadakadır, fakat aklımızdan geçirdiğimiz halde bunu gerçekleştirmiyorsak anlamını bulamayacaktır. Ezcümle iyinin ölçüsü iyilik yapmakla anlaşılabilir ve ona dâhil olmakla.

“İnsan insanın duasıdır” bu söz bize önemli ipuçları veriyor iyiliği daha iyi anlayabilme konusunda. Bu pencereden baktığımız zaman insan insanın iyilik kapısıdır ve o kapıdan giren de çıkan da iyilik bulur. Düşünün ki resim yapmak için beyaz veya temiz bir yüzey gereklidir hayalimizdekini bu yüzeye renkler vasıtasıyla işlemek için. Eğer gözlerimiz/iç dünyamız temiz boş bir yüzey görmez ise hayal ettiği şeyi tam anlamıyla yansıtamayacağını düşünür.  İnsanın önce berraklığı aradığını, ardından da o berraklığa izler bırakmak suretiyle kendini tariflerden uzakta görmek istediğini söyleyebiliriz. Bu durumun aksini düşünmek kötülüğün niceliğine maruz kalan zihinlere bir şey söyleyememekle sonuçlanır zira. “İnsan insanın duasıdır” dedik, bahsi geçen bu sözün bir de dua hali vardır ki Anadolu'nun birçok yerinde bu duayı işitebilir ve kalbimiz ile daha iyi idrak edebiliriz onu: “Allah iyilerle karşılaştırsın.”

İyilerle karşılaşmak, iyi olanın izinde olmakla yakından alakalı bir durum olsa gerek. Açtığımız kapılar, açılmasını beklediğimiz kapılar ve açılması için bir şeyler yapabildiğimiz kapılar yolumuzu aydınlatan mihenk taşları bizler için. Zira her kapı aynı anda iki yöne açılır: biri içeriye doğru diğeri dışarıya doğru. İçeri ve dışarı gibi mekan belirten işaretleri bir kenara bırakırsak eğer; açılan kapıların bir kalpten diğer bir kalbe daima açık olan istikamet olduğunu da kavrayabiliriz. İstikamet dâhilinde karşılaşacağımız zorluklar, sıkıntılar veya şaşkınlıklarımıza yine iyilikle merhem bulabiliriz ve iyilik insanın başkalaşmasını önleyen bir emniyet kemeri hükmündedir.

Okuduğumuz kıssalarda, romanlarda, öykülerde ve beyitlerde; ilk insandan bugüne kadar süregelen seslenişlerde var olan, iyiliği ve iyilik yapmayı emanet eden birçok örnek görebiliriz. İnsanın iyilik serüveni, birbirine bağlı olan uzun bir yolculukta kestirme yollar keşfetmenin sevinciyle neşvünemâ bulacaktır.

Velhasıl iyilik, insanın önce kendisine nasihat etmesinden başka nedir ki?..

 

Yasin Onat

12 Mayıs 2020 Fatih

Yorumlar

Popüler Yayınlar